1 Mayıs 2008 Perşembe

Hastane ile ev arasında geçen günlerim...

Merhaba sevgili günlüğümDün kısa haberlerle geçtim, şimdi ayrıntıya girme vaktidir:) Bu bloğu okuyanlardan bilmeyenlere söyleyeyim ben tipik bir başak burcuyum, yani ayrıntıcı
Tüh demese miydim, şimdi okumayacaklar beni, trajım düşecek
Dün annem evdeydi, Nilü geldi ,eniştem ve çocuklarla. Patronumun eşi ve kızı da geldi sağolsunlar.
Salı günü Salih'i okuluna uğurladık. Zavallı çocuk "23 Nisan tatilini değerlendireyim, finallerden önce morel toplayayım "diye geldi ama doğru düzgün sıcak yemek yiyemeden , hastane ile ev arasında mekik dokudu Ben de annemin görevini üstlenip onun çamaşırlarını yıkadım, kuruttum ve ütüledim. Saliha bu işleri yapmak istemediğinden annemin yanında kaldı 3 gün. Ama o da çok uykusuz kaldı ve yoruldu. Biz 4 kardeş olmamıza rağmen yetişemezken, tek kardeş olan çocuklara çok acıdım vallahi. Bir anne 10 evlada dahi yetebilirken, 10 evlat bir anneye yetemezmiş daha iyi anladım bu acı tecrübe ile Cuma akşamı iş çıkışı ben gidip kaldım hastanede, Pazar günü gene hastanedeydik, Saliha'nın arkadaşları Nurcan ve Gülendam ile bir cafede karnımızı doyurduk, bu arada ben diyeti aksatıyorum bu sıra Oradan Saliha hastaneye döndü ben Deniz ile buluştum. Elmas'ı da aradık Sultanahmet'de Türk kahvesi içtik bir yerde oturup kritik yaptık Deniz ile ilgili malum mevzu hakkında. O gece Elmas bizde kaldı. Pazartesi de ben gene ütü başındaydım, Aysel geldi bu kez sağolsun o kaldı bizde. Salı günü Elmas ile Deniz uğradı gene bize. Sağolsunlar yalnız bırakmıyorlar. Anneme de ziyaretçi akını oldu. Annem gelen giden oldukça çok seviniyor, o merasimlere bayılır Ziyaretçi saatlerinde parfüm sıktırıp, üstüne başına çekidüzen verdiriyor. Hastane odasını paylaştığı arkadaşları ile arası çok iyi maşallah, yoksa bu durumdan rahatsız olurlardı. İlk yattığında başka bir odadaydı, o odayı paylaştığı arkadaşları sürekli annemin yanına geliyor, Saliha "anne gün yapın oldu olacak" dedi hatta Hastanede çok güzel dostluklar kuruldu, ayrı hastalıklar, ayrı hikayeler, neler neler...
Babam da harika bir beyaz gül demeti yapıp gelmiş bir ziyaretinde, annem mest oldu. Sürekli "Aliciğim elimi tut" demese daha iyi olacak, babamın en sevmediği şey; lakin eli mahkum mecbur tutuyor Annem hastalığını iyi kullanıyor bu anlamda doğrusu
Beni hastane ortamı çarpıyor sanırım, Nilü ve Saliha'yı çok seven hastalar beni biraz soğuk bulmuşlar Hayatımda ilk kez soğuk olduğuma dair bir eleştiri aldım yaw. Çok şaşırdım ama daha ne yapabilirim ki, bütün hastalara bir ihtiyaçları var mı diye soruyorum, muhabbet ediyorum...
Neyse artık beğenmeyen küçük oğluna almasın
İşte bütün bir haftayı hastane ve ev arasında mekik dokuyarak geçirdiğim günlerimden hatırımda kalanlar. Aslında daha çok şey var ama ayrıntıya girip sıkmak istemedim "Özetin bu mu vicdansız" dediğini duyar gibiyim günlük Evet bu canım
Haydi benden bu kadar , güzel haberleri yazacağım günleri yaşamak ümidi ile...

Hiç yorum yok: