7 Nisan 2008 Pazartesi

Çılgın Dünya...


Merhaba, gene bir tiyatro haberi yazısı yayınlıyorum. Kendimi tiyatro eleştirmeni gibi hissetmeye başladım:) Biri keşfetse de tiyatro eleştirmenliği yapsam:) Hem kimsenin canını sıkmam; çünkü hep beğeniyorum:)
Dün izlediğim oyun, İspanyol yazar Lope De Vega'ya ait "Çılgın Dünya" idi. Umarım ismini yanlış yazmamışımdır:) Zira çok çalıştım:)
Oyun bir akıl hastanesinde geçiyor, delilerin arasında... Yazar oyunun içine kendini de dahil etmiş:) Sağolsun bizi de dahil ettiler:) Ben rahatsız değilim bu durumdan. Delilik aykırılıktır çoğu zaman ve kendine aykırı olana "deli" demeye alışık olan bizlerin, empati kurduğunda bir başkasının gözü ile "deli" olarak tanımlanması doğaldır:) Vega, aşkın bir delilik olduğu temasını işlemiş oyununda. Ben de kendisine katılıyorum:) Ama o aşk insanıymış, delilik de ona göre ayrıcalık ve özel bir durum:) Bana göre ikisi de tehlikeli:) Oyun saçma sapandı ama çok eğlenceli idi. Hele yönetmenin eski çağda ve yabancı bir ülkede geçen oyunu,Türk şarkıları ile süslemesi harika olmuş. Oyun için seçlen şarkılar herkesin bildiği, eskimeyen , hemen hemen hepsi nostaljik şarkılardı. Çok değişik ve güzel olmuş. Her gördüğümüzü aynı ile almayıp, bizden bişeyler katmak bence çok iyi. Eğlenceli,renkli, çok hoş bir oyun, tavsiye ederim meraklısına...
Çılgın dünyamızdan "Çılgın Dünya" 'yı görmeden gitmeyin:)
Sevgiler...

Hiç yorum yok: