25 Aralık 2009 Cuma

Ah blogcu, vah blogcu:)

Merhaba , uzun zaman oldu yazmayalı, özledim bloğumu ve arkadaşlarımı. Blogcu yine şapşalozluk yaptı:). Sonunda taşınma işlemlerine ben de başladım. Ama çok uzun süreceğe benziyor:) Neyse geç olsun, güç olmasın :))) Hemen biriken günlerime geçeyim ben:)
Dün akşam soba partisi düzenledik Aysel'in evinde. Elmas,Deniz,Ayşe,Saliş ile kestanelerimizi,kahvemizi alıp baskın yaptık arkadaşıma:) Hepimizin ağzının suyu aktı sobada pişirilen kestaneyi yerken, kızarttığımız ekmeğe tereyağı sürerken ve Aysel'in pişirdiği köy patatesinden kumpir yaparken:) Elmas'ın bir ara cep telefonu yere düştü ama vakit kaybı olmasın diye almadı:)) Aysel bizim aç köpekliğimize bakıp bakıp güldü bol bol:)
Teşekkür ederiz Ayselciğim sayende içimiz ısındı, miğdemiz bayram etti:)
Çarşamba akşamı kendime sırt çantası almak için Cevahir'e gittim. Saliha'da geldi biraz bakındık ve evimize döndük. Beni alışveriş merkezleri boğuyor yaw:) Eserekli miyim neyim:)
Salı günü Asuş Teyzem ve Hasan eniştem bizde yemekteydi . Oradan da dünürlerine gittiler anemi de alıp. Ben Elmas'a gittim önce. Elmas'ta Zahra,Deniz,Derya,Saliş,Rukiş ve Gülfem vardı. Oradan da annemlerin yanına gittim:) eve geldiğimizde ise Yeliz'in çok seyretmek istediği Akıl Oyunları'nı bilmem kaçıncı kez onlarla birlikte izledim,geç saate kadar:) Sabah da işe geç kaldım tabii olarak:)
Pazartesi günü aniden rahatsızlanan Elmas'ın kuzeni Ertan'ın yattığı hastaneye gittik Deniz,Elmas ve Saliş ile birlikte. Ertan, gittiğimizde apandistten ameliyata alınmıştı. Ameliyattan çıkmasını bekledik iyi olduğunu görünce de Polo'ya gidip çay içtik:)
Pazar günü evdeydim yine :) Akşam üstü Aysel uğradı, Akşam da Nilü'ler yemekteydi kayınvalidesi ve kayınpederi ile birlikte. Bir ara Nilü'ye emar çektirmeye gittik hastaneye Nilü,eniştem ve ben. Randevu sistemi çok değişmiş, geç saatlere kadar randevu veriyorlar hastanelerde yaw.
Cumartesi günü de ful evdeydim. Söylemesi ayıp param yokken evde oturuyorum da:) Saliha "ne ilginç birisin abla yaaa, ya paran olmaz evden çıkmazsın, ya da yemek yemeğe şehir dışına gidersin" diyor:) Sanırım haklı:)) Evde olunca yine Yeliz ile birlikte film izledik. O Çocukları,Devrim Arabaları izlediğim filmlerdi. İki filmi de beğendim. Zaten Devrim Arabaları görmek istediğim bir filmdi. Yine bana ülkemde neler dönüyor, gerçek tarih nasıl bir şey ki diye düşündürttü. Ve azim ile başarılamayacak hiçbir şeyin olmadığını da...
Cuma akşamı İclal ile Devlet Tiyatrolarının Cevahir Sahnesi'ndeki Rita'nın Şarkısı adlı oyunu izlemeye gittik. Oyun harikaydı bilahare bahsedeceğim zaten. O gece İclal bizde kaldı.
Perşembe akşamı Hilal 'e gittik Saliha ile birlikte. Asaf görmeyeli çok büyümüş ve çok azmış:) Ağzımız açık onu seyrettik bir süre:) Allah Hilalciğime kolaylık versin:)
Çarşamba akşamı ne yaptığımı hatırlayamadım:)
Salı günü Elmas'taydık yine Deniz, Zehra, Rukiş ve Gülfem ile. Oradan da teyzesinde olan annem ve babam ile buluşup eve döndük. Buluşma noktasına Saliha'da İsmi'den geldi:) Dağınık ama illaki toparlanabilen bir aileyiz biz:)
İşte böyle günlüğüm epey uzun olmuş yazmayalı, günler birikmiş, hafızam zayıflamış:) Aklıma geldiğinde yazdım yaşadıklarımı. Yaşanan anların kalıcı olmasını sağladığın için sana teşk. ederim günlüğüm. Sevgiler benden,kayıt senden:) ...

Hiç yorum yok: